İstanbul oruspu Kayseri oruspu Eskişehir oruspu Konya oruspu Kurtköy oruspu Pendik oruspu Şişli oruspu Bahçeşehir oruspu Bostancı oruspu Maltepe oruspu Taksim oruspu Avcılar oruspu Göztepe oruspu Beylikdüzü oruspu Halkalı oruspu Mecidiyeköy oruspu İzmit oruspu Şişli oruspu Kadıköy oruspu Mersin oruspu Serik oruspu
İngiltere merkezli The Economist dergisi, Çin’in dünya sahnesindeki tutumunu mercek altına alan bir analize imza attı.
“Şi’ye göre dünya” başlıklı analizde, “Çin’in diplomasisi bazı kazanımlar getirse bile gerçek tehlikeler barındırıyor.” iddiasında bulundu.
İngiliz dergisinden Çin analizi
Rusya’nın Ukrayna’daki saldırılarına rağmen, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in Moskova’da Rus mevkidaşıyla bir araya gelerek “barış içinde bir arada yaşama ve kazan-kazan iş birliğinden” bahsettiği belirtildi ve şöyle denildi:
“Amerika liderliğindeki dünya düzeninin düşüşüne inanıyor”
Ancak Şi, önemsiz tutarsızlıklardan rahatsız değil. Amerika liderliğindeki dünya düzeninin amansız düşüşüne inanıyor.
Ukrayna konusunda Çin acımasızca ve iyi bir şekilde beceriksiz bir el oynadı. Hedef: Rusya’nın boyun eğmesini ama Putin’in çökmesine neden olacak kadar zayıf olmamasını sağlamak.
Dış politikada yeni söylem
Şi Cinping’in “barışçı” olarak öne çıkmak istediğini yazan dergi, “Bir gözü de Tayvan’da.” ifadesini kullandı.
Pekin yönetiminin dış politikadaki söylemlerine dikkat çekilerek şu görüşler paylaşıldı:
“Orta Doğu’ya ilk müdahale”
‘Tüm ülkelerin egemenliğine saygı gösterilmesi’ çağrısında bulunuyor, ancak Rusya’nın komşusunun altıda birinden fazlasını işgal ettiğini belirtmeyi ihmal ediyor. Bu, Çin’in dış politikaya yeni yaklaşımının örneklerinden sadece biri.
10 Mart’ta Çin, iki ezeli rakip İran ve Suudi Arabistan arasında arabuluculuk yaptı. Bu, Orta Doğu’ya ilk müdahaleydi. ABD liderliğindeki Irak işgalinden 20 yıl sonra Batı’nın bölgedeki nüfuzunun azaldığını vurguluyor.
“1945 sonrası dünya düzenini şekillendirmek istiyor”
Çin’in yaklaşımının “doğaçlama değil, sistematik ve ideolojik” olduğu kaydedildi.
Devlet Başkanı Şi’nin, 1945 sonrası dünya düzenini yeniden şekillendirmek istediği belirtildi.
Bu doğrultuda Şi’nin, 15 Mart’ta ülkelerin “kendi değerlerini veya modellerini başkalarına empoze etmekten ve ideolojik çatışmayı körüklemekten kaçınmaları” gerektiğini savunan “Küresel Medeniyet Girişimi”ni açıkladığı hatırlatıldı.